4 Ağustos 2012 Cumartesi

Phuket - Bangkok #2

Phuket'te günleriniz kısıtlıysa James Bond ve Phi Phi Adası turlarından birini seçmek durumunda kalıyorsunuz. Bu turlar sabah erken saatlerde başlıyor ve akşam 18:00 gibi sona eriyor. Speed Bot ile çıktığınız yolculuk ziyadesiyle zıplatıcı ve ilk adaya ulaşmak yaklaşık 1 saat sürüyor. Biz Maya Beach'i görmek ve denize girmek istememiz sebebiyle Phi Phi Adası turunu seçtik. Phuket'in Marina'sından başlayan yolculuğumuz 5,6 farklı noktada denize girme imkanı verdi. Bu turları seçerken hangi koylara götürdüğüne, speed botla mı yolculuk yapıldığına ve speed bot dahi olsa içine insanların resmen tıkıştırıldığı tipte olmamasına dikkat edin. 

İlk durağımız balıklarla yüzebileceğimiz bir koy oldu. Balıklar orta büyüklükte ve bana göre milyonlarcaydı. Balıklardan korkmakla çekinmek arası bir psikolojide iletişim kurmama rağmen tekneden ilk atlayanlardan oldum. Korku dolu dakikalar balıklara çarpmadan yüzemememden kaynaklansa da asıl darbe tekneden balık beslemek için ekmek atan kişinin tam önüme atmayı başarması oldu. Önümde biriken yığınla balık yüzmeyi bırakıp havadan zıplama usulü saldırıya geçerken kendimi tekneye zor attım :)



Tur sırasında maymunları beslemek ve viking mağaralarını uzaktan görmek gibi atraksiyonlar var. Turlarda süreç havanın ve denizin durumuna göre şekilleniyor. Deniz çekildiği ve dalgalar yükseldiği için bazı noktalarda durulamıyor. Normalde maymunları yanına gidip besleme imkanı olabilirken suyun durumu sebebiyle biz tekneyle yaklaşıp besledik. Gerçi maymunların hırsızlık huyu ve asabiyet sorunu varmış. Gözlüğünüz, cüzdanınız ve değerli eşyalarınızı çalıp size geri vermiyor, istemeye kalktığınızda ise kovalanıyorsunuz. Muz için nasıl kapıştıklarını görmek lazım özellikle küçük olan maymunlar toy oldukları için atik davranamıyorlar. Bu arada muz için gerekirse birbirlerini dövüyorlar.


Maya Beach; Leonardo Dicaprio'nun başrölünde oynadığı The Beach filminin çekildiği yer. Denizin rengi ve etrafın yeşilliği gerçekten görülmeye değer. Yalnız denize girdiğinizde yerde bulunan minik beyaz kumlar sebebiyle denizin bulanık olduğunu farkediyorsunuz bu biraz yüzme keyfini düşürüyor. Açıkcası ah nerede bizim Çeşme'nin denizi şeklinde dolaşabilirsiniz. Ama bu bir doğa harikasında olduğunuz gerçeğini değiştirmiyor.



Turlar yemek için bir koyda duruyor ve açık büfe yemek yiyorsunuz. Thai yemekleri bizim damak zevkimize malesef hitap etmedi. Beyaz sossuz pilavı bile nasıl bu kadar kötü yapabildikleri halen aklımda bir soru işaretidir. Ancak Thailand'ın kurtarıcısı ananas! Ben böyle harika ananas yememiştim, bal gibi ifadesi sanırım en uygun düşeni. Bazı koylarda survivor tadında geziler yaptık, adanın arkasında dolaşarak tepeleri aştık ve güzel manzaralara ulaştık. 




Son olarak harika bir ada barı keşfediyoruz, hindistan cevizi içinde içtiğimiz Pina Colada ve Don't Worry Be Happy yazısıyla Phi Phi'ye veda ediyoruz.



2 yorum:

  1. merhaba,

    phi phi turunu yaptığınız firmanın ismini vermeniz mümkün mü, biz de onunla yapalım :) teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selamlar, malesef firma ismini hatırlayamıyorum :( Ama fotoğrafa zoomladım, teknemizde V.Marine Tour yazıyor, bu şekilde araştırmayı deneyebilirsiniz. :)

      Sil