Öncelikle yazıya Juice
Cleanse nedir? onunla başlamak istiyorum. Bunun için de Juico’nun sitesinden
yer alan açıklamasından alıntı yapacağım: ‘Juice cleanse ile amacımız,
belli bir süre boyunca katı yiyecek tüketmeyerek sindirim sistemimizi
dinlendirmek ve vücudumuzun bu sayede toksinlerden arınmaya ve yeniden
yapılanmaya odaklanmasını sağlamak. Program süresince, hayvansal proteinlerden,
kafein ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak, vücudun alkali dengesinin düzenlenmesine
de yardımcı oluyoruz.’ İşte aynen bu nedenle uzun zamandır düşündüğüm ‘Juice
Cleanse’ denemesine giriştim! İşte benim deneyimim:
Juice Cleanse Öncesi:
Juico’yu araştırıyorum
ve sonunda sipariş vermeye karar veriyorum. Juico’ları 1 iş günü öncesinde
sipariş ediyorsunuz ve sizin denk geldiğiniz sipariş bölgesine gore teslimat
gününüzü belirliyorsunuz. Bölge olarak Avrupa yakasında oturanlara daha fazla
teslimat günü seçeneği var, Anadolu yakasında benim bölgemde 2 teslimat günü
çıktı. Juico siparişinizden sonra son derece detaylı bir mail atıyor ve ne
yapmanız/yapmamanız gerektiğini anlatıyor. Bunlara uymakta fayda var.
Başlamadan önce 2 gün
daha sakin beslenmeye dikkat ediyorum. Gerçi bu aralar hep böyle besleniyorum
hatta tarihimdeki en sağlıklı beslendiğim dönemlerimden birindeyim diyebilirim.
Ayrıca bu 2 günde Ashtanga Yoga ve tempolu bir vinyasa yaparak bedenimi de uyandırmayı ihmal
etmiyorum.
Juico’yu sipariş etmeden
ve ettikten sonra bir sürü deneyim ve yorum okudum. Genellikle herkesin baş
ağrısı ve halsizlik paydasında birleştiğini farkettim. Bende ne gibi etkileri
olacak merak içindeyim ama kafamı çok bulandırmamaya dikkat ediyorum sonuçta
herkesin bedeni farklı ve yaşayacakları farklı olacaktır. Sonuçta süreç
hakkında pozitif olarak Juico’larımı bekliyorum.
Gün 1:
Sabah uyanıyorum ve yeni
bir deneyime hazırım. Önerildiği gibi ılık limonlu suyumu içiyorum ve saat 9
buçuk gibi Juico kutum teslim ediliyor. 3 gün boyunca beni doyuracak 1’den 6’ya
kadar dizilmiş şişelerle dolu bir kutu! İçinden soğuk tutmak için Juico yazılı
buz poşetleri de çıkıyor, bu noktada markayı biraz daha takdir ediyorum.
Sonuçta isimsiz buzluklardan kullanabilirlerdi ancak işin bu noktasına kadar
dikkat etmeleri benim markaları konusundaki özenlerini daha iyi anlamama sebep
oluyor.
İlk Juico’m Yeşil’i (Salatalık,
ıspanak, kara lahana, marul, maydanoz, elma, limon, zencefil) saat 10’da içiyorum, tadı gayet güzel,
rahatlıkla içiliyor ve hoşuma gidiyor.
Saat 12 yani 2’inci
Juico’m Tatlı Sarı’ya (Ananas, elma, nane, su) kadar gayet enerjiğim. Normalde günde 5 adete kadar kahve içtiğim
gerçeğini sizlerle paylaşayım. Beni en çok onun zorlayacağını düşünüyordum ama
o kadar da zorlamadı diye düşünüyorum genele bakınca. Tatlı Sarı’nın tadı
şahane içlerinde bence açık ara en iyisi. Ancak 12’den sonra yavaş yavaş
enerjim düşmeye başlıyor ve hafif hafif başımda bir ağrı kendini hissettiriyor.
Evden çalıştığım için
süreci daha rahat idare edebiliyorum. Örneğin salonda koltuğu tam bir
yatak/ofis havasına çeviriyorum. Bir sürü örtüm ve gerekli teknolojik
ekipmanlarımla çalışarak cleanse’e hazırım J
Saat 2’de tekrar Yeşil
ile devam ediyorum. Artık yatar pozisyonda günüme devam ediyorum, enerjim
düştükçe düştü, diplerde hatta ama pozitif yaklaşımımı sürdürmeye çalışıyorum.
Bu arada sıklıkla tuvalete gitme konusunu düşünmenizi istiyorum, sıklıkla
aklınızda kaç adete denk geliyorsa onu iki ile çarpın, o kadar sık! J
Saat 4’de ise sıra Nar
Çiçeği’ne (Nar, Mandalina, Havuç) geliyor. Bu noktada biraz şüpheliyim çünkü
Nar Çiçeği serisinin hiçbirine etiket yapıştırmamışlar sadece üzerindeki
numaradan ayırt edebildim ve tadı/rengi 5’inciyle benziyordu. Nar çiçeği hakkında bilgi vermek gerekirse tüm
seride en az sevdiklerim Nar çiçeği ve ondan sonra gelen Kırmızı (Pancar,
Havuç, Elma, Limon, Zencefil) oldu. Kırmızı’yı saat 6’da zorla içtim
açıkcası.
Kırmızı serilerini
içerken hem zorlandım hem de bitiremedim, son kırmızıdan sonra baş ağrıma mide
bulantısı da eklendi. Direnmeye devam ettim. Saat 8’de Beyaz (Kaju, hurma
suyu, tarçın, su, bir tutam deniz tuzu)
ile devam ettim. Herkesin en beğendiği Juico olduğunu okumuştum. Mide
bulantımdan mı yoksa artık daha fazla sıvı kaldıramayan vücudumdan mı
bilemeyeceğim ama ben öyle inanılmaz beğenmedim. Zaten onu da bitiremedim ve uzun
uğraşlar vermeme rağmen afedersiniz kustum L Bu noktadan itibaren biraz rahatladım. Baş ağrıma da alnıma ıslak
bez koyarak çözüm buldum. Ayrıca gün içinde 1.5 litre su içtim. Saati 10 bucuk
ettiğimde ise yatağa geçip, kitap okuyarak ertesi günün bugünden iyi geçmesini
umdum.
Gün 2:
Son derece enerjik başlıyorum
güne sanki dün yaşadıklarımdan eser yok bedenimde. Karnımda hafif bir inme var.
Yüzümde bahsedilen ışıldamayı daha göremedim ama belki ona daha vardır J Tartılıyorum ve dünden 1.3kg daha eksik olduğumu
farkediyorum. İtiraf ediyorum bu haber enerjime enerji katıyor. Aslında amacım
zayıflamak değildi bu 3 günlük maceraya girerken ama küçük de olsa bir etkisi
olur diye düşünüyordum. Ancak bu kadar büyük bir fark beklemiyordum. Ben
diyorum zaten benim sıkıntım ödem diye :)
Tüm gün aynı sırada
şişelerimi içmeye devam ediyorum. Baş ağrım yok ve enerjiğim. Her şişeyi bu
sefer tanıdığım için daha rahat içmeye başlıyorum. Dün gece devam edemeyeceğimden
korkmuştum ama şimdi rahatlıkla 3. günü de çıkarabileceğimi biliyorum. Şişelerime
ek 2 lt. su içerek günü tamamlıyorum. Çiğnemeden geçen ikinci günün sonunda
insanın her şeye ne kadar çabuk alışabildiğini düşünüyorum.
Gün 3:
Sabah uyanıyorum ve yine
enerjiyim. Daha kolay uyanıyorum. Tartıda şansımı deniyorum, hiç kilo
vermemişim. Demek ki tüm ödemleri atmışız ilk gün artık böyle devam edecek diye
düşünüyorum. Tüm gün yine aynı düzenle geçiyor. Baş ağrısı, mide bulantısı ya
da açlık hissi yok. 1 lt de su içiyorum.
Sonuç:
3 günlük Juice Cleanse
programının hepsini Urban seçeneğiyle tamamladım. Süreç sonunda 1.5kg verdim.
Vücudumdaki ödemden eser kalmadı. Programın geneline bakınca ilk gün çok
zorlandığımı sonrasını çok rahat geçirdiğimi söyleyebilirim. Çiğnemeden
yaşanabildiğini görmüş oldum. Garip bir şekilde canım yağlı şeyler istemiyor cleanse sonrası. Salatalara, yulaflara göz kırpıyorum. Kahve içme isteğimde de
gözle görülür bir azalma var. Cleanse’in ertesi günü sabah hafif bir kahvaltı,
öğlen narlı,çökelekli roka salatası ve akşamında balık yedim. O kadar gün
sıvıyla beslenince geçişi de hafif yapmak gerekiyor. Açıkcası ben belli
sürelerde bir hayatıma katmaya karar verdim Juico’yu. Mevsim dönümlerinde 3
günlük, ara sırada da 1 günlük cleanse’ler deneyebilirim. Kısacası hepinize tavsiye
ediyorum J