31 Aralık 2013 Salı

Veda Ettim Sana 2013!


2013 artılarıyla, eksileriyle, inişleriyle ve çıkışlarıyla herkes için çok farklı bir yıl oldu. Her ne kadar kötü anılar yaşamış ve çok önemli kayıplar vermiş olsak da hepimiz için bazı gerçeklere uyanış yılı olduğunu tahmin ediyorum. Her zaman yeni başlangıçlarda kafamda somut istekler olmuştur bugüne kadar, doğum günlerim ya da yeni yıllar hatta hıdırellez zamanı… Bu yıl şunu şunu istiyorum diyemedim, farkettim ki dileklerim somutları terketmiş, soyut kavramlarda yoğunlaşmış. Bu hem kendimi mutlu hissetmeme hem biraz garipsememe hem de olgunlaştığımı hissetmeme sebep oldu. Kaç yaşında olursam olayım içimdeki çocuk ruhun beni terketmeyeceğini bilsem de, karşıma çıkan her yeni güçlükte daha sağlam olduğumu farketmek kendime dair umutlarımı arttırmaya devam ediyor. 

Herkese karşındakini anladığı, anlamadığında ise yargılamadığı bir yıl diliyorum. Dün kulak misafiri olduğum bir sohbette farkettim ki kendimizi ve yaptıklarımızı övdüğümüz cümlelerin ardından her zaman başkalarını yerdiğimiz cümleler geliyor. Kıyaslamadan yapamıyoruz. Bizim yolumuz doğru ise muhakkak onun yolunda bir hata vardır diye düşünüyoruz. Ben her zaman kendime bir yere ulaşan birçok yol olduğunu hatırlatmaya çalışıyorum, çok fazla yol var ve yapılması gereken seçimler var. Herkese kendi seçtiği yollarında mutlu, huzurlu, sağlıklı ve aşk dolu yürüyüşler dilerim. Bu yazı da ufaktan 2013'ün iç hesaplaşması olsun. Sevgiler.

          Follow me on : twitter.com/serrahanim / pinterest.com/serrahanim / instagram: serrahanim

14 Aralık 2013 Cumartesi

Instagram

Buralara sürekli yazamasam da instagram'dan fotoğraf paylaşmaya devam ediyorum. Oralara da beklerim. @serrahanim


             Follow me on : twitter.com/serrahanim / pinterest.com/serrahanim / instagram: serrahanim

6 Kasım 2013 Çarşamba

The Invisible Bicycle Helmet


Tasarım İsveç'li endüstriyel tasarımcılar Anna Haupt ve Terese Alstin'den, 3 dakikalık kısa film Fredrik Gertten'den!



Follow me on : twitter.com/serrahanim / pinterest.com/serrahanim / instagram: serrahanim

31 Ekim 2013 Perşembe

O n a r ı m

Bana getirilmişti.
Kırdım...
Nasıl oldu bilmiyorum : galiba sallantılı, dengesiz bir yere koymuşum, yeterince dikkat etmeden, sonra, ters bir hareket etmişim - düştü, kırıldı...
Yeterince düşünmemişim üzerinde, demek.
Elimdeki, artık, birkaç iri parça ile bir sürü ufacığıydı; bazısı, neredeyse, kırıntı, kıymık - öyle, dağılmış duruyordu.
Tek tek bir yere topladım hepsini: Yokolmamalıydı.
Gittim, uygun bir zamk aldım.
Geldim, hepsini bir kağıt üzerinde düzenleyerek, biraraya getirmeğe başladım: şu parça, buna uyuyor mu; ya, bu, şuna...
Zamanla, parçaların kopma noktalarındaki dokularının; ve zamkın, tutma ve yapıştırma niteliklerini, öğrendim. Bazı parçalarsa yapıştırılamayacak kadar ufaktı; onların bulunmaları gereken yerlerde boşluklar oluştu.
Tek tek yapıştırdım, yapıştırabildiklerimi. Çok uğraştım.
Sonunda ortaya aslının eğri-büğrü bir simgesi gibi birşey çıktı - ve, şu tümce:-

Dikkatsizlik ederek düşürüp kırdığın - sevdiğin kişinin
izlerini taşıyan; senin için değerli - bir nesneyi, parçalarını
tek tek toplayıp, dikkatle - saatlerce uğraşarak -  özel olarak
aldığın bir zamkla yapıştırıp onardığında, ortaya, orası burası
eksik-gedik, yamru-yumru birşey çıkar - ama
eskisinden de daha değerlidir artık; çünkü, şimdi
senin izlerini de taşıyordur.

Başka birşey yapamazdım.

22 Mart 1997
Yalıkavak
Oruç Aruoba
Yakın
sf.63

          Follow me on : twitter.com/serrahanim / pinterest.com/serrahanim / instagram: serrahanim