1 Ağustos 2012 Çarşamba

Phuket - Bangkok #1

Uzun zamandır akıllarımızda yer etmiş bir düşünceydi Uzak Doğu seyahatine çıkmak... Tayland mı, Malezya mı derken ani bir kararla seyahat rotamızı Phuket, Bangkok olarak belirledik. Dünyanın en gereksiz aktarması olan İstanbul - Kiev ve sonrasında Kiev - Bangkok ve son olarak Bangkok - Phuket iç aktarmasıyla saatler süren yolculuğumuz tamamlandı.


İlk farkettiğimiz Tayland'ın klima konusunda ufku açık bir memleket olduğuydu. Dışarısı 33 derece iken içerisinin 16 derece olması sanırım ne demek istediğimi net bir şekilde açıklıyor. Aktarmalarımızdan ufak notlar vermek gerekirse Kiev havaalanında free shop'ta ingilizce iletişim kurmak neredeyse imkansız, havaalanına transit yolcu olarak girmemize rağmen uzun süre pasaport ve eşya kontrolünde beklediğimizi de belirtmeden geçemeyeceğim. 


Uçuşlarımızda Aerosvit Hava yolunu kullandık. Tanıtım yazısı konusunda hayal gücünden oldukça uzak olan Aerosvit Hava yolu, yemekte ise fasülye konusunda takıntılı! Üç öğün fasülye vermelerinden çıkardığım bu sonucu balık yanında püre vermeleriyle de taçlandırdılar.


Bangkok havaalanı son derece büyük ve bu yazımda bol bol bahsedeceğim üzere soğuktu. Phuket aktarmamıza kadar arada 4 saatimiz olduğu için zamanımızı kahvaltı etmek ve bulduğumuz banklarda uyumaya çalışarak geçirdik.



Bangkok'tan Phuket'e iç aktarmamızı AirAsia ile yaptık, uçakta açılan klima sebebiyle üst tarafta oluşan buhar buzdolabını açmışsınız da dışarı hava çıkmış hissi uyandırırken yolculuğumuz 1 saat 15 dakika sürdü. İner inmez başlayan yağmur ile Phuket sabahına merhaba dedik!

Burada Tayland ile ilgili bir takım bilgiler vermek istiyorum. Tayland yüzde 95'i budist, yüzde 4'ü Müslüman ve yüzde 1'i diğer dinlere mensup bir ülke iken Phuket yüzde 4'lük müslüman kesimin çoğunlukla yaşadığı yer. Thai halkı krallarına son derece hayran ve asla saygıda kusur etmiyorlar ki Tayland'da kralı eleştirmek dahi hapis cezasıyla sonuçlanıyor. Bu arada kralın dünyanın en zengin 2'inci kralı olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim. Bu sebeple her yerde kralın ve ailesinin resmini görmek mümkün.

Tayland'da baş kutsal iken ayaklar en gereksiz organ. Sokakta gördüğünüz sevimli çocukların başlarını ellemek büyük saygısızlık olarak kabul ediliyor aman dikkat! Barlarda büyük çanlar var, bu çanı çaldığınız zaman barda bulunan herkese içkileri siz ısmarlamış oluyorsunuz bu konuda da dikkat etmenizi öneririm çünkü çan bir kere çaldı mı geri dönüşü yok :)

Phuket'te de tüm Tayland'da olduğu gibi çok fazla tapınak var. Tapınaklara girerken omuzlar ve bacaklar kapalı olmalı. Ben çözümü hırka ve şalımı etek olarak kullanmakta buldum.



Phuket'te yapılabilecek belli başlı programlar var. Bunlar Fil Safarisi, Phi Phi Island turu, James Bond Island turu, Fantasea gösterisi, Orkide bahçesi gezisi, Hayvanat Bahçesi gezisi gibi. Biz zamanımız kısıtlı olduğu için içlerinden seçim yapmak zorunda kaldık. İlk olarak fil safarisindeydik, bir safariden çok fil üstünde kısa bir turdu demek daha doğru. Filin üstünde bir süre gidiyorsunuz sonra fil ağaç gördüğü anda gezinti bitiyor ve amaç ağacı soymak, püskülleri yemek oluyor bu arada yol ortasında tuvalet molası veriyorlar :) 15 dakika sonunda gezi sona eriyor ve bu tatlı hayvanlardan ayrılıyorsunuz. Gezi sonunda 10 TL gibi bir ücrete fil üstünde fotoğrafınızı satın alabilirsiniz.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder